14 Ağustos 2009 Cuma

Bira firmalarinin garip huyları


Budweiser markasının sahibi Anheuser-Busch firması yeni bir bira çıkarmıs: Select 55. Birkaç sene önce çıkan Budweiser Select adlı 99 kalorilik light biranın devamı şeklinde olan Select 55, adından da tahmin edebileceğiniz üzere sadece 55 kalori. Normal bir şişe bira 150 kalori iken 55 bayağı düşük kalıyor ama bu fark için nelerden vazgeçtiğimizi de düşünmek lazım. Çünkü 0 kaloriye de içecek var.

5 Ağustos 2009 Çarşamba

Brown-Forman on bin satış noktasında

Bu hafta küçük güzel bir haber var medyada: Jack Daniels, Finlandia Vodka ve başka ünlü markaların sahibi Brown-Forman Türkiye'de dağıtım için Doluca ile anlaşmış. Doluca sayesinde on bin satış noktasına ulaşacaklarını söylüyor haber. Böylece Brown-Forman'ın markalarını size yakın bir markette bulma şansınız artmış oluyor. Hayırlı olsun.

30 Temmuz 2009 Perşembe

ÖTV'de lobi etkisi?

Türkiye'de alkollü içkiler ile ilgili kanun düzenlemelerini takip ediyorsanız bunların şekillenmesinde tek önemli etkenin hükümetin politikası olduğu, sivil halk, endüstri veya genel olarak iş dünyasının fikirlerinin dikkate alınmadığı izlenimi sizde de oluşmuş olabilir. Çok yaygın bir içki kültürümüz olmamasına rağmen Anadolu Efes ve Mey İçki gibi büyük şirketlerin bulunduğu bir ülkede bu gerçekten garip bir durum.

Geçen haftalarda çıkan bir haber bu izlenimin tam olarak doğru olmadığını bize gösterdi. Milliyet'in başından sonuna kadar profesyonellikten uzak, yanlı ve laubali bir üsluba sahip haberinde, devletin bütçe açığını kapatmak amacıyla yapmayı planladığı ÖTV arttırımında alkollü içkilerdeki artışın ilk bahşi geçen rakamdan daha düşük belirlendiği bildiriliyor.

Bugün bazı içkilerin satış fiyatının yarısından fazlasının vergi olmasının sebebi olan, belediyeler aracılığıyla içkili lokantaları şehir dışına atmak için uğraşan, kısaca yıllardır içkiye karşı savaş veren hükümetin alkollü içkilerin vergisinde bu şekilde bir değişiklik yapması büyük şirketlerin lobi faaliyetlerinin az da olsa bir etkiye sahip olduğunu gösteriyor. İçki sevenler için iyi bir haber bu.

20 Temmuz 2009 Pazartesi

Yeni ürun - Gusta Dark

Bira sektöründe az oyuncu olduğu için az yenilik bekliyor insan ama Anadolu Efes sık sık çıkardığı yeni ürünlerle sıkılmamıza izin vermiyor. Geçen sene çıkan Efes Dark Brown'dan sonra bu sene mayısta Gusta Dark ile tanıştı Türkiye. Bu sefer biraz geç haberim oldu ama yine sizin için gidip bir şişe aldım ve evde denedim.

Gusta Dark, Gusta'nın taze ve ferah tadını kaybetmiş ne yazık ki. İçerken o eksikliği hemen hissediyorsunuz ve garip bir şekilde en belirgin özelliği bu. Buğday birasından beklenen karanfil ve muz aromaları pek hissedilmiyor. Bunun dışında hafif bir kavruk arpa tadı var; serbetçiotu tadı çok az.

Açık söyleyeyim, daha önce dunkelweiss bira en fazla bir-iki kere içtim. O yüzden Gusta Dark'ın kendi kategorisinin iyi bir örneği olup olmadığı konusunda bir şey söyleyemeyeceğim. Ama normal Gusta'yi kesinlikle Gusta Dark'a tercih ederim.

16 Temmuz 2009 Perşembe

Fason içki üretimine yasak

Bu hafta yine TAPDK'nın Türkiye'de içki üretim ve tüketimine sekte vurmak için aldığı kararlardan bir tanesi ile karşı karşıyayız. Milliyet gazetesinin haberine göre dün Resmi Gazete'de yayınlanan karar sonucu fason alkollü içki üretimi yasaklanıyor.

Birçok ülkede alkollü içki satan firmalar üretimlerini başkalarına yaptırabiliyorlar. Ama TAPDK bunun Türkiye'de yasaklanması gerektiğine karar vermiş. Özellikle de distile alkollü içki üretimi izni almak için senede en azından 1 milyon litre üretim kapasiteli tesis kurulması gerektiği göz önüne alınınca TAPDK kararının çok büyük birkaç firma dışında Türk halkına alkollü yüksek alkollü içki üretimi ve satışını yasakladığını görüyoruz.

AKP ve yandaşlarının içki ve içki içenler ile gizli, kaçak savaşı devam ediyor.

20 Nisan 2009 Pazartesi

Türkiye'de içki tüketimi

Bugün gazete haberlerinde Türkiye'deki içki tüketiminden bahsediliyor. Benim gördüğüm Milliyet haberinde, birçok haberde sıklıkla yapıldığı gibi anlaşılması zor bir takım küsüratlı rakamlar verilmiş. İçki tüketiminin son üç yıldaki durumu hakkında detayları haberin kendinden, özetini de benden öğrenebilirsiniz.

Toplam içki tüketimi son iki yılda artış göstermiş, 2006'da 880 milyon litre iken 2007'de 921 milyon litre ve 2008'de 1100 milyon litre olmuş.

Bu tüketimin içinde rakı aşağı yukarı 40 milyon litre yer tutuyor. Rakı tüketimi 2007'de büyük bir düşüş göstermiş, 2008'de ise bu düşüşün yarısı kadar artmış. Yani hala 2006 rakamlarının altındayız.

Haber genel olarak 2008'de (yani kesin verisi olan en yakın senede) artış olduğunu söylüyor ama bu artışı tüm içkilerin hacmi üzerinden hesaplamak bize içki piyasasının genel durumu hakkında iyi bir fikir vermez. Örneğin bir grup müşteri fiyat artışları yüzünden rakı içmeyi bırakıp bira içmeye başladığında toplam içilen içki hacmi artmiş olsa da tüketilen alkol miktarı aynı kalabilir. Bu konuda detay olarak geçen yıla oranla yüksek alkollü içki satışının arttığını haberden anlayabiliyoruz, ama önceki senelerle bir karşılaştırma yok.

Öbür yandan Mey İçki'den bir açıklamada ekonomik ürünler dışında piyasanın küçüleceği öngörüşü var. Ekonomik ürün olarak da fiyatı 27TL 'nın altında olanlar tanımlanmış.

Sonuçta içki piyasası geçen seneye göre daha iyi gözüküyor diyebiliyoruz, ama uzun dönem hakkında bir çıkarım yapamıyoruz. Bakalım 2009 içki piyasası için ne getirecek.

17 Nisan 2009 Cuma

Döndüm!

Uzun süredir işlerimin yoğunluğu yüzünden yazamıyordum, ama artık geri döndüm. Bir aksilik olmazsa önümüzdeki birkaç gün içinde yeni bir yazıyla karşınızda olacağım.

16 Şubat 2009 Pazartesi

İnternetten içki siparişi ve içki fiyatları

İnternetten içki fiyatlarını öğrenmek için geçen hafta Migros'un sanal marketini önerdim. Sizin olduğunuz yere dağıtım yapmasalar bile en azından merak ettiğiniz içkinin kaça satıldığı hakkında fikir edinebiliyorsunuz.

Fiyat öğrenmeye ek olarak artık internetten içki siparişi vermeye imkan sağlayan, kurye ile evlere dağıtım yapan siteler var. Bunlardan bir tanesi İçkiburada.com. İçkiburada'nin linki size kolaylık olması açısından sayfamızın sağ sütununda duracak.

Konu açılmışken değişik içkilerin fiyatlarından biraz bahsedelim. Yerli biralar genelde 2TL civarında oluyor, 500ml şişe ve kutular için. Yabancı biralar ise 330ml şişelerde satılıyor ve 3-4TL gibi fiyatlara sahip oluyor.

Rakılar 20 ile 40TL arasında değişiyor markasına ve çeşidine göre.

Votkada ve cinde dünyaca bilinen markalar 35-50TL arasında. Ama 22TL'ye bile bulmak mümkün.

Viskilerde çeşit çok olduğu için fiyatlar da çok farklı olabiliyor. Ama harmanlanmış (blended) İskoç viskileri 40 ile 70TL arasında oluyor çoğunlukla. Amerikan viskileri de 60TL civarında. Malt viskiler az bulunduğu için fiyatları çok değişebiliyor. O yüzden almadan önce fiyat araştırması yapmanızda fayda var.

Tekilalar 50-60TL gibi fiyatlara satılıyor. Tekila kalite açısından viski ve votkaya oranla pahalı kalıyor Türkiye'de ve Avrupa'da.

Brendi ve özellikle orta kalite konyak da her yerde bulunmuyor. Bulunsalar 40-70TL aralığında olmalarını beklerim. Üst kalite konyakları ise 80-150TL arasında bulabiliyorsunuz.

Afiyet olsun.

11 Şubat 2009 Çarşamba

İçki - şiddet çelişkisi

Alkollü içkiler çeşitli yollarla haberlere yansıyor. Ne yazık en sık gördüğümüz haberler alkollü sürücülerin yol açtığı kazalar ile ilgili. Ama bunlara ek olarak son yıllarda içki içilmesine karşı olanlar ile içki içmeye hakkı olduğunu savunanlar arasındaki gerginlikler ciddi şekilde boy göstermeye başladı.

Son hafta içinde basına yansıyan bir olayda Eskişehir'de 19 yaşında bir genç parkta içki içen iki genci içtikleri için bıçaklamış. İçki içenler kurban, içmeyen ise saldırgan olarak gözüküyor alınan bilgilerde.

Şans eseri yine Eskişehir'den bir haberde ise Eskişehir'in müftüsü, kadına yönelik şiddetin alkol kullanımından kaynaklandığına dair bir açıklama yapmış. İçki içenlerin saldırgan olduğunu iddia ediyor.

"İçkisi, kumarı yoktur" sözünün bir insanın kişiliğini övmek için kullanıldığı ülkemizde özellikle yükselen muhafazakar değerlerin ışığında içkiyle olan ilişkimizi gözden geçirmemiz lazım. İçki içmenin şiddete yol açtığı görüşü müftü gibi toplum lideri konumundaki insanlar tarafından yayılmakta. Öbür yandan dünyanın gelişmiş ülkelerinde içki kullanımı üzerinde yaş sınırı ve araç kullanımı dışında kısıtlamalar yok. İsteyenin içebileceği, istemeyenin de içmediği ülkelerde insanlar bir gerginlik olmadan yaşayabiliyorlar. Biz neden yapamayalım?

30 Ocak 2009 Cuma

İnternette içki fiyatı nasıl bulunur?

Bu bloga gelenlerin önemli bir kısmı bira, şarap, viski, cin vb. içkilerin fiyatlarını aradıkları için geliyorlar. Ne yazık ki daha bütün içkilerin fiyatları burada yayınlanabilecek şekilde elimde yok.

Ama size iyi bir kaynak gösterebilirim: Migros'un sanal marketi. İnternet üzerinden Migros'tan sipariş vermeye yarayan bu web sayfası bütün şehirlerde hizmet vermiyor. Ama amaç fiyat öğrenmekse hizmet verdikleri bir şehir ve semti seçip alkollü içkiler kısmında istediğiniz içkinin fiyatını öğrenebilirsiniz. Adresi su: www.sanalmarket.com.tr

21 Ocak 2009 Çarşamba

Hala yılbaşı mı?

Benim gittiğim Migros'ta Jim Beam ve Famous Grouse marka viskilerin yılbaşı için üretilen hediyeli paketleri hala var. Bu paketlerde normal 70cl şişenin yanında bir de küçük 20cl şişe hediye olarak var. İsterseniz bedava 20cl viski deyin, isterseniz %20 indirim, her halikarda iyi bir fırsat.

19 Ocak 2009 Pazartesi

İçki bozulur mu?

Evin bir köşesinden uzun zaman sonra çıkan bir şişe içkinin içilip içilemeyeceği birçok insanın kafasını kurcalıyor zaman zaman. Genelde bulunan içki şarap oluyor, ya da viski gibi yüksek alkollü bir şey.

Viski, votka, cin ve tekila gibi alkol oranı %30un üstünde olan içkiler bozulmaz. Yani içmeniz halinde gıda zehirlenmesi geçirmezsiniz. Eğer şişenin iyi bir kapağı varsa ve sıkıca kapanmışsa, içki zamanın akışından pek etkilenmez. Rahatça içilebilir. Ama kapağı kötüyse ya da sıkı kapanmamışsa alkolü kısmen uçmuş ve tadı bozulmuş olabilir. Bu durumda bozulmuş olma ihtimali de ortaya çıkar. İyi kapanmamış şişelerde uzun zamandır duran içkileri içmemekte fayda var.

Şarap konusu biraz daha karışık. Bir kere birçok insan şarabın "yıllandığı" fikrini bir şekilde duymuş durumda. O yüzden şarapların bekledikçe güzelleşeceğini sanıyoruz. Ama işin doğrusu özellikle Türkiye'de satılan çoğu şarabın kısa zamanda tüketilmek için yapıldığı, yani yıllanmaya uygun olmadığıdır. O yüzden eski fotoğraf albümlerinizin yanından çıkan 10 senelik şarap çoktan sirke olmuştur, içmeyiniz. Açılmamış bir şişe şarabı serin, güneş ışığı almayan bir yerde saklayabilirsiniz. Bu durumda 1-2 sene dayanır. Ama koyduğunuz yerin sıcaklığının fazla değişmemesi ve serin olması önemli.

Bunun dışında Baileys ve başka likörler var. Baileys ve benzeri süt bazlı içkilerin raf ömrü biraz daha kısa oluyor diğer içkilere göre. Açıldıktan sonra buzdolabında tutmak daha iyi ama oda sıcaklığında da bir süre dayanıyorlar. Eğer altı ayı geçmişse söyle bir bakın, koklayın içmeden önce.

Likörleri ise bozulmaktan koruyan alkol oranları ile beraber yüksek şeker miktarlarıdır. Bunlar da genel olarak iyi bir kapakla seneler boyunca dayanabilir. Tabi tatları ilk günkü kadar harika olmayabilir ama bozulmuş da olmazlar.

Özetlemek gerekirse yüksek alkollü içkiler ve likörler bozulmaz; şarap ve sütlü içkilerin ise ömrü kısa, dikkat etmek gerek. İleride içkileri saklama konusuna daha derin olarak girebiliriz.

Afiyet olsun.

15 Ocak 2009 Perşembe

Vergi değişiklikleri

Bugün gazeteler viskide ÖTVnin AB'ye uyum için düzenleneceğini yazıyor. Özet olarak, viskide ÖTV düşüyor, cin ve votkada artıyor. Yalnız gazeteler vergilerdeki değişiklikleri içkilerdeki alkol üzerinden ve litre bazında bildirmişler ki bu son tüketici için çok anlamlı değil. O yüzden bu indirimlerin bize nasıl yansıyacağını yazalım.

Bir 70cl'lık şişe viskide ÖTV yaklaşık olarak 3TL azalacak; 16,80TL olacak. Genelde 40-60TL civarında olan viski fiyatları için bu %6 oranında bir indirime denk geliyor.
Votka ve cinde ise 70cl'lık bir şişede ÖTV yaklaşık olarak 1TL artıyor. Burada şişe başına ödediğimiz ÖTV 12,80TL oluyor.

Hazır vergiden bahsederken bir şişe içkinin fiyatını ve verginin fiyata etkisini de biraz inceleyelim. Örnek olarak Smirnoff marka votkadan bahsedelim. Süpermarketlerde 70cl'lik bir şişesini 39TL'ye bulabilirsiniz. Bu fiyatın içinde ÖTV ve tabi ki KDV var. ÖTV'yi demin hesapladık, 12,60TL tutuyor. KDV de %18 olduğuna göre yaklaşık 6TL oluyor. Yani 39TL'nın neredeyse 19TL'sı vergi, sadece 20TL'si ürünün fiyatı. Bu inanılmaz vergi oranı düşük fiyatlı votkalarda daha da çarpıcı. Gilbey marka votka 22TL'ye satılıyor. Bunun 16TL'si KDV ve ÖTV. Yani votkanın gerçek fiyat sadece 6TL!

13 Ocak 2009 Salı

İçki kültürü - yudum yudum

İçki kültürü hakkında ufak ufak bilgiler serimize bugün devam ediyoruz. Konu için ilhamı da bu sayfaya gelen insanların arama motoru sorularından alıyoruz.

Bir okuyucu buraya "saf alkol içmek" konusunu merak ettiği için gelmiş. Saf alkolü nereden bulduğunu merak ediyorum açıkçası ama onu geçelim şimdilik. Benim bildiğim kadarıyla Türkiye'de içmek için saf alkol satılmıyor. O nedenle elinize saf alkol geçerse içmeye uygun olmadığını varsayabilirsiniz. Ama diyelim ki bir şekilde içmeye uygun olduğundan emin olunabilecek alkol buldunuz. Bunu da içmek tehlikeli olabilir. Saf alkol bizim normalde içtiğimiz içkilere göre 5 ile 20 kat fazla alkol içeriyor. Yarım su bardağı (100ml) saf alkol içmek yaklaşık olarak 6 şişe bira içmeye denk. Ama 6 şişe birayı içmek saatler sürecekken yarım su bardağı alkolü 15 dakikada içebilirsiniz. Yani en ufak bir dikkatsizlik sonucu alkol zehirlenmesine mağruz kalabilirsiniz. Bu açıdan içmemenizi öneriyorum.
Ayrıca saf alkol tadı olan bir şey değil. Onun yerine bira, şarap, rakı, viski, cin ve benzeri birçok güzel içkiyi içip, içtiğinizden daha çok keyif alabilirsiniz. Sonuçta içki içmenin tek amacı sarhoşluk değil.

Başka bir okuyucu da "votkayı buzlukta saklamak" konusunu merak ediyor. Votka çoğunlukla soğuk içilir. Ayrıca içinde yüksek oranda alkol olduğu için de kolay kolay donmaz. Bu yüzden buzlukta tutabilirsiniz ve istediğiniz zaman buz gibi soğuk bir shot içebilirsiniz.

Merak ettiğiniz konuları bana email atabilir, ya da bu yazının yorumlarında belirtebilirsiniz. En kısa zamanda onlara değinmeye çalışırım.

Afiyet olsun.